Gelişen teknoloji ve iletişim altyapılarıyla birlikte kişilerin veya şirketlerin malzeme ve hizmet alma standartları yükseltmiştir. Bu standartlar içerisinde hız ve geri bildirim önemli faktörlerdir. Firmaların müşteri ihtiyaçlarına hızlı cevap verememesi, rekabet güçlerini ciddi manada düşürecektir. Rekabet gücünün artırılmasındaki bu iki önemli faktör, ancak firmaların dijital dönüşümü ile sağlanabilir. Müşteri taleplerini hızlı ve bilgilendirme yaparak karşılamak, gizliliği korunmuş ve gerçek verilerle sağlanabilir.
Her şirket büyümek için kurulur. Hızlı büyüme ve rekabetin en temel anahtarı inovasyondur. İnovasyon yapabilmek ise en üst düzeyde kişisel motivasyon ve yetenek gerektirir. Kişiye bağlı inovasyonlar sürdürülebilir değildir, çünkü inovasyonun sürdürülebilirliği sahiplenme ve koşullanma gerektirir. Büyümekte olan ve büyüme hedefi olan şirketlerin, büyüyen organizasyonları aynı zamanda kompleks bir yapıyı da yanında getirmektedir. Konvansiyonel olarak büyüme ile şirket bünyesinde bulunan yetenekli personel oranı arasında negatif korelasyon bulunmaktadır. Bu negatif korelasyon büyüme ile birlikte şirketlerin yetenekli personel havuzunun daralması anlamına gelmektedir. Bu nedenle şirketler yaptıkları inovasyon ve geliştirmeleri kişilerden bağımsız standart süreçlere dönüştürmelidirler.
Dijital dönüşüm faaliyeti yürütmeyen bir şirket işletme maliyetlerini artıran süreçleri tespit etmekte zorlanacaktır. Bu faaliyetlerde bulunmayan şirketler, artan işletme maliyetlerini de göze almalıdır. İşletme giderlerinin artışı şirket karlılığının artışını ve büyümesini olumsuz etkileyecektir.
Sağlıklı bir işletmenin temel taşlarından biri de birimler arası sağlıklı iletişimdir. Birimler arası sağlıklı iletişimin sağlanamaması hatalı proseslere neden olacaktır. Hatalı proseslerin yapılması tekrar eden işler ve tekrar eden giderler demektir. Bu nedenle birimler arası iletişim, tek bir ortak kanaldan denetlenebilir bir yapıda sağlanmalıdır.
Şirketlerde insan kaynağının doğru kullanımı verimli prosesler ve projeler doğuracaktır. Şirket organizasyonunun büyüklüğü insan kaynaklarının denetimini ve gelişimini yavaşlatmaktadır. Bu nedenle insan kaynağının takip edilebilir ve izlenebilir bir yapıda olması gerekmektedir.
Şirketler varoluşlarını, ve varlıklarını sürdürebilmelerini müşteri ve tedarikçilerine borçludurlar. Bir şirketin müşteri ve tedarikçileriyle iletişim kabiliyeti hem kendini hem de müşteri ve tedarikçilerini güçlendirecektir. Bu nedenle şirketler müşteri ve tedarikçileri değerlendirip analiz edecek bir altyapıya ihtiyaç duyarlar.
Şirketler sunduğu ürün ve hizmetleri farklı proseslerden geçirerek müşterilerine sunarlar. Proseslerdeki farklılıklar takip ve değerlendirmeleri zorlaştırmaktadır, bu zorlukların üstesinden gelebilmek kabiliyet ve bilgi ister. Proses takibinin sağlıklı yapılabilmesi için bilgilerin doğru ve anlık olarak edinilebilmesi gerekir.
Bahsettiğimiz konuların şirket faydasına hizmet edebilmesinin, bütünleşik ve en hızlı yolu doğru bir ERP programından geçmektedir.
İşletmeniz İçin ERP Uygulaması Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz? başlıklı bir sonraki blogumda işletmeniz için doğru erp uygulaması seçimi ve doğru çalışma modeli ile ilgili düşünce ve bilgilerimi sizlerle paylaşacağım.
Sağlıcakla kalın.